Yazar Arşivi: Günay Çelebi

Reformerpilates egzersizleri ve hareketlerinin temel amacı; vücudun esnemesini sağlamak, tüm kas gruplarını harekete geçirmek, denge merkezini düzetmek ve yağ yakımını kolaylaştırmaktır. Ayrıca kas, eklem ve sırt ağrılarını azaltmak; kişiye esneklik ve koordinasyon becerisi kazandırmak da amaçlanmaktadır.

Reformerpilates, özellikle eklemlere aşırı yük bindirmeden güçlü kas yapısı oluşturmada avantajlı bir yöntemdir. Reformerpilates sayesinde kas dayanıklılığı, laktat toleransı, periferik eklem stabilitesi, kas kuvveti, denge, koordinasyon gibi sporcular için önemli konular üzerinde çalışılabilmektedir. Reformerpilates hareketleri vücudun belirli bölgelerini ayrı ayrı çalıştırma imkanı sağlar.

Ayrıca rehabilitasyon amaçları için kullanılan reformerpilates egzersizleri, kişinin yatay bir hareket düzleminde egzersiz yapmasına ve bacakları boyunca ağırlık yüklenmesine izin vermediği için eklemlerin yenilenmesi ve güçlenmesi açısından önemlidir.

Ürodinami, idrar depolama ve yapma işlevlerinde rol oynayan organların (mesane, prostat, idrar yolu) bozukluklarını araştıran bir testtir. Bu organların hastalıkları Üroloji bölümünün ilgi alanına girmektedir. Ürodinami testi alanında uzman üroloji doktorları tarafından yapılmakta ve yorumlanmaktadır.

Ses dalgalarının teknoloji ve tıp alanlarında pek çok kullanım alanı mevcuttur. Bunlardan biri olan ultrasonografi, bir tıbbi görüntüleme yöntemi olup ses dalgaları yardımıyla vücudun iç kısmında yer alan doku ve organların genel hatlarıyla görülebilmesini sağlar. Bu uygulama ile insan kulağının algılayabileceğinden çok daha yüksek bir frekansa sahip ses dalgaları vücuda verilerek geri dönüş süreleri hesaplanarak incelenen bölgeye ait bir görüntü çıkartılır. Ultrasonun birçok hastalığın teşhisinde, bazı hastalıkların ise girişimsel yöntemlerle tedavilerinde önemli bir payı mevcuttur.

Solunum fonksiyon testleri temel olarak ne kadar nefes aldığınız ve bu nefesin ne kadarını belirli bir zaman dilimi içerisinde çıkarabildiğinizi sayısal olarak değerlendirmeye dayanmaktadır. Bu testler ile hem tanı konulmasında hem de sizin astımınızın takibinde son derece önemlidir. Doktorunuz bu değerlere bakarak hastalığınızın şiddeti ya da astımınızın kontrol düzeyi ile ilgili olarak karar verecektir.

Röntgen çekimi, oldukça uzun zamanlardır kullanılan bir yöntemdir. X ışınları kullanılarak vücudun iç kısımlarının görünür olmasını sağlamaktadır. Bu resimlerde dokular ve kemikler siyah ve beyaz şekilde görünmektedir. Bu da dokuların birbirinden farklı olmasından kaynaklanan bir durumdur.

Röntgen çekimi esnasında en fazla radyasyonu kemikler çekmektedir. Bu sebeple de bu yapılar beyaz olarak görülmektedir. Yağ dokuları ile diğer farklı dokular x ışınlarını daha az emdikleri için bu yapılar gri olarak görünmektedir. X ışınlarını en düşük derecede hava emmektedir. Bu durumda ciğer görünümü siyah olmaktadır.

Röntgen çekimi en fazla kırık bölgelerin tespiti amacı ile kullanılmaktadır. Zatürre ya da meme kanseri gibi hastalıkların tanısında da röntgen çekimi kullanılmaktadır.